Barış Mekânları: Çatışma Çözümü ve Toplumsal Barış İnşasında STK'ların Rolü
Barış evinin inşası uzlaşı mekânlarıyla mümkün. Uzlaşı mekânlarını oluşturmak ise ne tek başına çatışmaların durmasıyla olabilir ne de tek başına çatışan aktörlerin yapabileceği bir şeydir. Daha da ötesi, siyasi aktörler de böylesi bir toplumsal inşayı tek başına yapamazlar. Zira sanıldığının aksine çatışmalar sadece çatışan taraflar arasında cereyan etmez. Bu çatışmalar ekonomik, sosyal, kültürel, idari, mekânsal, psikolojik birçok alanda toplumsal ilişkileri yıkar ve çatışmaların neden olduğu nefret ve düşmanlıklarla “zehirlenmiş” yeni toplumsal ilişkiler, bu ilişkilerin şekillendirdiği alt-sistemler ve sistemler oluştururlar.
Şiddetsizlikten öteye geçmek, siyasetten öteye uzanmak, zehirlenen toplumsal ilişkileri yeniden kurmak mikro ölçekten makro ölçeğe çok katmanlı, çok aktörlü ve çok boyutlu bir toplumsal mobilizasyonu gerektirir. Sivil toplum aktörleri böylesi bir mobilizasyonda kilit bir rol oynayabilirler. Sadece toplumsal alanda ilişkilerin yeniden kurulmasına değil, aynı zamanda siyaset alanının da dönüşümüne katkı sunabilirler.
İçindekiler
Giriş
Cuma Çiçek
1. Toplumsal Barış İnşasında STK’ların Rolü: Teorik Bir Çerçeve
Cuma Çiçek
2. Grup İçi Sosyalleşme ve Barış Kültürü: Şiddetsiz İletişim Derneği Deneyimi
Vivet Alevi
3. Savunuculuk ve Kamusal İletişim: Hak İnisiyatifi Deneyimi
Reha Ruhavioğlu
4. Çatışmaya Duyarlı Toplumsal Birliktelik: Eko-Politik Deneyimi
Tarık Çelenk
5. Vatandaşların Korunması ve Duy-Der Deneyimi: Türkiye’de Mayın ve Çatışma Atıkları Sorunu
Özlem Öztürk
6. İzleme ve Hesap Verebilirlik: İnsan Hakları Derneği Deneyimi
Öztürk Türkdoğan
7. Arabuluculuk ve Kolaylaştırıcılık
Şah İsmail Bedirhanoğlu
8. Doğrudan Hizmet Sunumu: Türkiye İnsan Hakları Vakfı Deneyimi
Metin Bakkalcı
Sonsöz: Her Zaman Barış İçin Yapılacak İşler Vardır
Vahap Coşkun